15 Kasım 2014 Cumartesi

Karaburun Tarihçesi

    Herkese merhaba :) Karaburun tarihi ilginç ve bir o kadar merak uyandıran konularla doludur. Gerek gerçek tarihiyle, gerek mitolojisiyle bu küçük ilçenin bu kadar geniş bir tarihi geçmişi olması benim için hayret verici bir olgu :)

    Karaburun Yarımadası jeopolitik ve stratejik konumu itibari ile tarihten önemli yerleşim yerlerinden biri olmuştur. İzmir Körfezi'nin girişinde bulunması, körfezi kontrol eden önemli noktalardan birisi olmuştur. Bilinen en eski adı Mimas'tır. Çakmaktepe mevkiindeki kazılarda çanak çömlek, ilkel el balataları ve kesici araçlar bulunmuştur (M.Ö. 4000). Yarımadada M.Ö 3000'li yıllarda Hititler varlık göstermiştir. Bundan sonra sırasıyla Yunanlılar, Persler, Romalılar ve Bizanslılar hüküm sürmüştür. Ildırı'da bulunan Erythrai Antik Kenti sayesinde Karaburun önemli ticaret merkezi durumuna gelmiş fakat Helenistik dönemde önemini yitirmiştir. Ardından Bizans döneminde tekrar eski canlılığını kazanmıştır.

    1086 - 95 yılları arasında Çaka Bey önderliğinde, Yarımada Türklerin yönetimine geçmiş, kısa bir süre sonra tekrar Bizanslıların egemenliğine geçmiştir. Beylikler döneminde ise yöre, Aydınoğulları egemenliğine girmiştir. Daha sonra Yıldırım Bayezid döneminde Osmanlı topraklarına katılmış fakat Ankara Savaşı'nın (1402) ardından tekrar Aydınoğulları egemenliğine girmiştir. Fetret Devri'nin (1425 - 26) ardından yöre tekrar Osmanlı topraklarına katılmıştır. O dönemde bölgeye Şeyh Bedrettin felsefesi hakim olmuş, bu görüşün sürdürücüsü olan Börklüce Mustafa Karaburun'da çalışmalarını sürdürmüştür. Bu felsefenin özelliği, günümüz komunist akımı görüşüdür.

    O dönemden 1867'ye kadar İzmir'e bağlı bir belde iken, 1868'de Çeşme'ye, daha sonra tekrar İzmir'e bağlanarak ilçe haline getirilmiştir (1900). 23 Mayıs 1919'da Yunan kuvvetleri tarafından işgal edilen bölge, 17 Eylül 1922'de işgalden kurtulmuştur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder